Tam adı Eusebius Hieronymus Sophronius olan Jerome, 30’lu yaşların ortalarında en önemli Hristiyan bilginlerden biriydi. Kutsal Kitap’ı Latince’ye çevirmek için yaklaşık 30 yıl çalıştı.
340 yılında Dalmaçya’da küçük bir kasaba olan Stridon’da doğdu. Varlıklı ve Hristiyan bir ailede dünyaya gelen Jerome, gramer, retorik ve edebiyat eğitimi alması için Roma’ya gönderildi. Roma’da 19 yaşında vaftiz oldu. Diğer öğrenciler gibi eğitimini seyahatlerle sürdürdü. Ancak yolda tanıştığı çilecilerin öğretilerinden etkilendiğini fark etti. Bunların arasında Origen’in eserlerinin çevirileriyle ünlü Rufinius da vardı. Ancak grup 373 yıllarında dağıldı. Jerome, çölde münzevi bir hayat yaşamak için Kutsal Topraklara gitti. Antakya’ya ulaşan Jerome, Grekçe çalışmalarına devam etti ve Laodikya’lı Apollinarius’un öğrencisi oldu.
Grekçe çalışmaları gördüğü bir rüya nedeniyle sonlandı. Gördüğü rüyada Jerome, mahkeme önünde Hristiyan öğretileri yerine pagan öğretileri benimsemekle suçlanıyordu. Rüyadan etkilenen Jerome, bir daha asla pagan edebiyatını okumayacağına yemin etti. Ancak yaklaşık 10 yıl sonra yeniden pagan metinler üzerine çalışmaya başladı. Ardından Suriye çöllerine doğru yola çıktı ve sadece vahşi hayvanların olduğu yerlerde münzevi bir hayat sürmeye çalıştı. Chalcis’e yerleşen Jerome, yalnızlığını gidermek için mektuplara başvurdu. Çölde yiyecek bulmakta zorlanan Jerome, Rab’bin esenliğini hissedemiyordu. Yaşadıklarını şu sözlerle dile getirdi: ‘‘Her ne kadar ıssız çöllerde korunuyor olsam da, günahın cazibesine karşı duramadım. Sık sık oruç tutarak tutkularımı bastırmaya çalıştım, ancak zihnim karmaşa içindeydi.’’
İbranice’yi Yahudi bir adamdan öğrenen Jerome, dua etti, oruç tuttu ve sayısız mektup yazdı. Diğer keşişlerin Jerome’un sapkın olmasından şüphelenmesi üzerine Antakya’ya geri döndü. Dönemin önemli bir bilgini ve keşişi olarak tanınıyordu. Piskopos Paulinus tarafından rahip olarak atanmak istendi. Ancak Jerome bunu ancak rahiplik görevlerini yerine getirmeye zorlanmaması koşuluyla kabul etti. Kendini Kutsal Kitap’a adayan Jerome, parşömenleri inceledi ve ünlü ilahiyatçılarla tanıştı.
382’de Papa Damasus’un sekreteri olması için Roma’ya davet edildi. Üç yıllık hizmet sürecinin ardından açık sözlü olması zevk düşkünü Romalıları kızdırdı. Bir tarihçi, ‘‘Jerome, Romalıların çoğundan nefret ediyor gibiydi. Ancak bundan dolayı hiçbir zaman özür dilemedi’’ dedi. Din adamlarının yardım faaliyetlerinde bulunmamasını, kibirli olmasını, sakallarıyla gurur duymasını ve Kutsal Kitap hakkında bilgisiz olmasını sert bir dille eleştirdi.
Papa Damasus’un 384’te hayatını kaybetmesinden sonra Kutsal Topraklara dönmek üzere yola çıktı. Jerome’un varlıklı bir öğrencisi, Beytüllahim’de bir manastır inşa etti. Burada Hristiyanlığa en büyük katkısını tamamladı. Kutsal Kitap’ı Latince’ye tercüme etti. Bu eser daha sonra Vulgata olarak adlandırıldı. Jerome, başlangıçta Septuaginta (Grekçe Eski Antlaşma) çalıştı. Çalışmaları kendinden sonraki çevirmenler için emsal teşkil etti. Eski Antlaşma’nın orijinal İbranice’den çevrilmesi gerekiyordu. Bu konuda Yahudi hahamlara danıştı. Septuaginta ile orijinal İbranice arasında gördüğü en büyük farklardan biri, Apokrif olarak bilinen kitapların Yahudiler tarafından Kutsal Yazılara dahil edilmemesiydi. Jerome bunları kanonik kitaplar olarak değil, kilise kitapları olarak gördüğünü belirtti.
23 yıllık çalışmanın ardından Jerome, Hristiyanlar tarafından yaklaşık 1.000 yıl boyunca kullanılan Vulgata’yı tamamladı. Vulgata, 1546’da Trent Konsili tarafından Kutsal Yazıların tek orijinal Latince metni olarak kabul edildi. Jerome’un çalışması geniş çapta saygı görmeye başladı. Öyle ki Reform dönemine kadar çevirmenler Vulgata’dan çalıştı. Latince’nin Batı kilisesinin dili olarak kullanılması sonucu Vulgata’nın yayılması hız kazandı. Ancak sıradan imanlılar Kutsal Kitap’ın içeriğini anlayamıyordu. Bu, Jerome’un asıl amacının tam tersiydi.
Tanrı Sözü üzerine derin bir bilgi birikimine sahip olan Jerome, ‘‘Kutsal Kitap bilginizin, arzunuz olsun. Onunla birlikte yaşayın, onun üzerine dua edin. Tanrı Sözü’nü bilgeliğinizin ve çalışmalarınızın tek kaynağı haline getirin’’ dedi.
KAYNAKÇA: https://www.christianitytoday.com/history/people/scholarsandscientists/jerome.html